top of page
Search

Türkiye'nin Deprem Geçmişi



ree

23 Kasım 2022 tarihinde sabaha karşı 04.08 civarında meydana gelen merkez üssü Düzce olan 6.0 şiddetindeki deprem, Türkiye gündemine ‘deprem’ konusunu tekrar oturttu. Çoğumuzu uykusundan uyandıran, korkutan ve benim de ilk kez bu kadar şiddetli hissettiğim bu deprem aklımıza hep konuşulan “Olası büyük İstanbul depremine ne kadar yakınız? Ne kadar hazırlıklıyız?” sorularını getirdi. İstanbul’da 1509 yılında 7.2 şiddetinde gerçekleşen, depremin büyüklüğü ve yarattığı ağır hasar sebebiyle halk arasında ‘Küçük Kıyamet’ olarak adlandırılan bir deprem olmuş. Belki de bu nedenle İstanbul’da ciddi can ve mal kaybına yol açacak bir deprem olasılığı yıllardır konuşulmakta.

Yakın tarihimizde Türkiye’de gerçekleşen büyük depremlere baktığımızda bu olasılığın hiç de uzak olmadığını görüyoruz. Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi ve Deprem Araştırma Enstitütüsü’nün yayınladığı verilere göre Türkiye’de 1900’lü yıllardan bugüne birçok büyük deprem olmuş. Büyük depremlerden kastım ise büyüklüğü 5.0 ve üzeri olan, can ve mal kaybına yol açan depremler. Şekil 1’de 1900 -2023 yılları arasında Türkiye’de 5.0 ve üzeri büyüklükte gerçekleşen, 100 kişiden fazla can kaybına neden olan depremlerin il ve yıl bazında büyüklük dağılımını görebilirsiniz.


ree

Şekil 1. Yıl bazında Türkiye’deki Depremlerin Şiddetleri

Şekil 2’de ise bu depremlerde meydana gelen can kaybı sayılarını görüyoruz.

ree

Şekil 2. Yıl bazında Türkiye’deki Depremlerde Meydana Gelen Can Kaybı

Türkiye’de meydana gelen bu depremlerden bazılarını detaylı ele almamız gerekirse:


1900 yılları sonrası meydana gelen ilk büyük deprem 1939 Erzincan Depremi. 7,9 büyüklüğünde olan, 33 bin kişinin hayatını kaybettiği, 116 bin civarında binanın yıkılarak maddi hasara yol açtığı ve dünyada meydana gelen büyük depremlerden biri olarak sayılan Erzincan depremi ülkemiz için çok önemli bir depremdir. Önemlidir çünkü bu deprem sayesinle ilk defa Kuzey Anadolu Fay Hattı'nın varlığı önem taşımış ve Türkiye'de depremle ilgili farkındalık yaratılmaya başlanmıştır.


Başka bir büyük deprem olarak 1976 Van (Çaldıran) Depremini sayabiliriz. Bu deprem 7,5 büyüklüğünde gerçekleşmiştir. 3 bin 840 kişinin öldüğü, 9 bin 232 binanın hasar gördü bu depremde bölgede gece hava sıcaklığının -17 dereceye kadar düşmesi sonucu donma nedeniyle deprem sonrasında da ölümler olduğu kayıtlara geçmiştir.


1999 Gölcük Depremi yakın tarihimizin en önemli ve uzun süren depremi olarak belgelenmiş. 17 Ağustos 1999'da merkez üssü Gölcük olarak 7.4 büyüklüğünde gerçekleşen bu deprem 45 saniye sürmüş ve oldukça geniş bir bölgede hissedilmiştir. Bu depremde 18 bin 373 kişi hayatını kaybetmiş, 285 bin 211 ev, 42bin 902 işyeri hasar görmüştür. Ağustos ayındaki Gölcük depreminden sadece üç ay sonra 12 Kasım 1999’da Düzce Depremi meydana gelmiştir. 30 saniye süren 7,2 büyüklüğündeki bu depremde, 894 kişi hayatını kaybetmiş 16 bin 666 konut, 3 bin 837 iş yeri ağır hasar görmüştür.


2000’li yıllara gelindiğinde ise Türkiye’de büyük depremlerin devam ettiği görülmekte.

2003 Bingöl Depremi, 1 Mayıs 2003 tarihinde yerel saatle 03.27'de gerçekleşen, Türkiye'nin doğusunu etkileyen, 6,4 büyüklüğünde bir depremdir. Bu depremde 177 kişinin öldüğü, 700’den fazla konutun yıkımına yol açtığı belirtilmektedir.


2011 yılında ise Van’da peş peşe iki büyük deprem meydana gelmiş. Van’da gerçekleşen ilk büyük deprem 23 Ekim günü saat 13.40’de 7.2 şiddetinde olmuş. Ülke olarak daha bu depremin yaralarını saramamışken bu kez de 9 Kasım günü saat 21.20’de şiddeti 5.6 olan yeni bir deprem meydana gelmiş. Her iki depremde toplam 684 kişi hayatını kaybettiği kayıtlara geçmiştir.


2020 yılında Türkiye’de 2 büyük deprem meydana gelmiş. Bunlardan biri 24 Ocak tarihinde büyüklüğü 6.8 olan Elazığ depremi. Bu depremde 41 kişiyi hayatını kaybettiği ve depremin bölgede ciddi hasara yol açtığı belirtilmekte. Yine aynı yıl bu sefer 30 Ekim’de İzmir'in Seferihisar ilçesinde 6,6 büyüklüğünde bir deprem meydana gelmiş. Bu depremde 116 kişi hayatını kaybetmiş, 385 bina deprem esnasında veya ağır hasar gördüğü için deprem sonrasında yıkılmıştır.


Uzmanlar uyarıyor. Stres birikimi had safhaya yaklaşmış. Beklenen İstanbul depremi belki de çok yakın. Bu depreme İstanbul’daki binalar hazır mı? Peki ya biz? Deprem anında yapmamız gerekenleri biliyor muyuz? çömelerek hayat üçgeni oluşturmamız gerekiyor ama bulunduğumuz ortamın neresinde hayat üçgeni oluşturacağız? Peki ya deprem sonrası? Toplanma alanımız nerde biliyor muyuz? Oraya ulaşmak için hangi yolu kullanmamız lazım? Tüm bu soruların cevaplarını bilmeden, içimiz rahat, olası bir depremi bekleyemeyiz. Hazır olmamız lazım, depreme karşı önlemler alarak, depremden kayıp vermeden, sıfır hasarla kurtulabiliriz. Kısacası deprem sonrası için deprem olmadan hazırlıklara başlamalıyız.


Bu yazımın amacı %98’i aktif ve çeşitli deprem kuşakları üzerinde yer alan Türkiye topraklarının deprem geçmişini incelemek ve olası bir büyük depreme karşı hazırlıklı olmamız gerektiğini tartışmaktı. Deprem öncesi ve sonrasında yapmamız gerekenlerle ilgili ayrıca bir yazı hazırlayacağım.


Kaynakça:

● http://www.koeri.boun.edu.tr/sismo/2/deprem-bilgileri/buyuk-depremler/

● https://www.trthaber.com

● Elazığ-Sivrice Depremine ait ODTÜ-DMAM Raporu.

● Sakarya Uygulamalı Bilimler Üniversitesi “Seferihisar (İzmir) Depremi İnceleme ve Değerlendirme Raporu.”

● https://www.tarihiolaylar.com/tarihi-olaylar/1999-golcuk-depremi-17-agustos-depremi-362




 
 
 

Comments


bottom of page